Pages

24 Eylül 2011 Cumartesi

ev hanımlığını öğrenmenin yolları



5 senedir evliyim evimin tastamam düzgün olduğunu bilmem. Temiz olsa dağınıktır, toplu olsa pistir. Ya da bir odası düzenliyse diğeri kesin darmadumandır. Demek ki beynimin ev kadınlığı bölümü çok gelişmemiş güdük kalmış :)

Geçen arkadaşım bu sitenin linkini attığımda çok beğendim. Benim gibi ev işi özürlüler için tek tek anlatılmış. Henüz yeni bir site sanırım ama eğlenceli olduğu kesin. Belki gözatmak isteriniz

şimdi ev hanımı oldum :)

20 Eylül 2011 Salı

bu aralar

Bu aralar bizde yeni gelişmeler yok. Ya da var ama hayatın karmaşası arasında kaybolup gidiyorlar bilemiyorum. Tek gelişme gelen eylül ayıyla beraber hastalık dozajımızın artması. Ailecek salya sümük geziyoruz. Allahtan yatak döşek yatan birileri yok. Hoş yatacak derece hasta olsam bile evde bir bebekle nasıl yatıp dinlenebilirim orası da ayrı konu. Geçen sene kızımın her hastalığında hayatı kendime zindan eden ben , bu sene nispeten daha rahatım. Geçen sene hastalık rekoru kırıp 15 günde bir acile giden kızım bu sene hastalıkları daha hafif atlatma eğiliminde. Zaten acilde tanıştığım annelerin bana tek  söyledikleri " bu sene hastalanır ama seneye rahat edersin" olmuştu. Bakalım öyle mi olacak ??

Bu aralar dişler son sürat çıkmaya devam ediyor. Üst köpek dişlerimiz 39 derece ateşle beraber çıkmıştı. Ateş sağolsun her diş çıkarma döneminde bizi yalnız bırakmıyor. Çok vefalıdır bizden ayrılamaz. Bu arada diş döneminde çocuk ateşlenmez diyen doktorlara "halt etmişsiniz siz " demek istiyorum. Şimdilik 13 adet dişle ortalıkta salınıyoruz. Leblebi bile yiyoruz ama çorbaların içindeki haşlanmış patates ve havucu itinayla tükürüyoruz . 1 hafta tıka basa yiyip ,1 hafta Somali'dekilere üzülüp hiç birşey yemiyoruz. Böyle bir yaşamsal döngümüz var. O yüzden aylardır aynı kilodayız. Gram ilerleme yok.

Bu aralar İstanbul'un trafiğine,havasına,yaşam kalitesine lanet edip niye burada yaşıyoruz diye sayıp sövüyoruz.
Yani bu aralar bebek neşeli ama anne baba mevsimden midir nedir biraz melankolik ...

12 Eylül 2011 Pazartesi

bunamba

Bizim kız gözleri gördüğünden beri avizelere hayrandır. Hele ki eski  Türk filmlerinden fırlamış taşlı avizeler favorimiz. Geçen gün de bizim holdeki taşlarla süslü lambayı babasına gösterip hıı hıı diye ne olduğunu soruyordu. Babası da" bu lamba" dedi. Bizimki de tekrarladı "bunamba"

Artık tüm lambalar bunamba :))

9 Eylül 2011 Cuma

al sana, al sana ...



Sen misin çocuğum uyumadı diyen ??

Sen misin çocuğuma bağırdım pişmanım diyen ??

Al sana 38,5 derece ateşli bir bebe. Allahın sopası yok

Keşke sağlıklı olsa da uyumasa......

8 Eylül 2011 Perşembe

pişmanım :(

1,5 saat boyunca uyutmaya çalıştığım kızıma en sonunda kızıp sesimi yükseltttiğim için pişmanım. O neticede bir bebek sabırlı olması gereken benim. Beni ne kadar delirtse de sakin olmam gerek. Allahım sen bütün annelere sonsuz sabır ver.

7 Eylül 2011 Çarşamba

Adele LIVE: Rolling in the deep




Sabah akşam dinlesem bıkmam. Öyle çok sevdim bu şarkıyı. Tabi bizim küçük hanımda benim gibi vuruldu. Bu şarkı çıkınca pür dikkat kesiliyor.



2 Eylül 2011 Cuma

nazar boncuğumu aldım geldim

Hamilelikten beri birbirimizi takip ettiğimiz sevgili anne büyürken beni mimlemiş. Çocuğumuzun en övülesi özelliklerini yazmamızı istemiş. Düşündüm de gerçekten çocuklarımızı pek övmüyoruz. Hoş ben normalde de çocuğumu öven biri değilim. Nazar değmesinden çok beni dinleyenlerin "amma kıymetli çocuğu var" demesini istemememdir.. Her ebeveyne çocuğu en mükemmel çocuk gelir çünkü. Benim yanımda da biri çocuğunu övse içimden "amma da attı diyesim" gelir ne yalan söyleyeyim :)

Neyse efendim sadede geleyim madem böyle bir mim aldım yanıtlamasam olmaz. Hem ben de çocuğumu övmek istiyorum benim neyim eksik :)

*En başından başlarsak kızım beni doğumda hiç üzmedi. Gayet kolay bir normal doğum yaptım.
* Gaz sancıları hiç olmadı desem yeridir. Kolik bir bebek değildi ( kolik değildi ama sabah akşam arı gibi vızıldayıp beni deli etmeyi başardı )
*1 yaşına kadar iştahı iyi bir bebekti. Yemek konusunda bizi üzmedi. (1 yaşından sonra azıttı o ayrı :) )
*Gece uykuları 2 aylıktan sonra düzene girdi. Akşam 20.00 dedin mi yatağına girer. Rahatsız olmadığı sürece de 1 kere kalkıp su içip yatar.
*Çok hareketli bir bebekti , hala da öyle. Öyle koyduğun yerde kalan çocuklardan hiç olmadı ki olmasın da zaten. Çocuk dediğin keşfeder ,hareket eder.
*Kendinden yaşça büyük çocuklara bayılır. Yanlarına gidip onlarla oynamak ister. Sosyal yönü iyidir.
*1 yaşından sonra inanılmaz gözlem yeteneği gelişti. Ne yaparsak bizi tekrar etmeye başladı. Ayrıca bıcır bıcır konuşuyor. Şimdiden bir çok kelime haznesine sahip.
*Çok güzel dans eder. Ellerini kollarını kıvırır, yeni yeni figürler sergiler. Bu yeteneği umarım büyüyünce körelmez. Güzel dans edenlere bayılırım çünkü .
*Bana düşkündür ama başkasına da emanet etsem sesini çıkamadan durur. çok sorun çıkarmaz İlla beni aramaz. Tabi 3 aylıktan beri bakıcı da kalmasının nedeni olsa gerek.

Valla sıktım sıktım ancak bu kadar iyi huyu çıktı. Bizim ki biraz huysuz virjin olduğu için çok da iyi huyu yok :) Şaka bir yana gerçekten de zor bir çocuğa sahibim. Doğduğundan beri çok huysuz herşeye ağlayan, suratsız bir bebekti. Sonradan güler yüzlü oldu. 9 aylıktan sonra düzeldi derken 1 yaşından sonra gene sapıtıp dünyayı bize dar etti. Çok hareketli 2 dk. oturmaz tabi beni de oturtturmaz. Hayırdan anlamaz inadına yapar. İstemediği bir şeyi asla yaptıramayız , çok inatçıdır. Ancak biz alttan alırız o asla almaz.15 aylık tipiyle bizi terbiye ediyor şimdiden. Dışarıya gezmeye gittik mi karı koca sinirden saçlarımızı yolup eve geliriz. Yolda elimizi tutmaz illa tehlikeli yerlere doğru gider, oradan alırsak kendini yerlere atıp ağlar. böyle minik bir canavardır benim kızım. Ama benim gözümde akıllı bir bebektir. Tüm huysuzlukları fazla zekasından dır :p
Eeeee kargaya yavrusu kuzgun gözükür diye boşuna dememişler :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...